İtilâf donanması geldi Dolmabahçe’ye
Her taraf doldu düşman askeriyle.
Ordum dağıtılmış, milletim fakir
Halkım kendi ülkesinde muhacir!…
Afyon Ovası’nda, Tınaztepe’de
Maraş’da, Tokat’da ağlıyor analar!…
Yürüyor dört arkadaş,
Vatan için, kurtuluş için!…
Rauf Bey, Refet Paşa, Fuat Paşa
En önde de Mustafa Kemal Paşa!…
Bağımsızlığı olmayan bir ulus
Ya köledir ya manda
Ya da uşağıdır bir namerdin!…
Bunu bilen paşalar
21 Haziran gecesi
Sabaha kadar çalışıp;
Milletin varlığı tehlikedir,
Bunu kurtaracak olan
Yine milletin azmidir!…
Diye madde madde yazdılar
Adını da: Amasya Genelgesi koydular.
Mücadele kararlılığıyla
Yeşil Irmağı, aydınlattılar
Yoksul, perişan halkımı
Kurtuluş için şahlandırdılar!…
9 Eylül günü!…
İzmir’in dağlarına doğru
Yürüyor dört arkadaş!…
Gümüş dereler akmaz
Dereler çağlamaz olmuş.
Vakit gecenin en karanlık vakti
Duman almış dağları
Kasvet kaplamış ovaları!…
Saat gecenin en karanlık vakti
Yıldızlar ışıklarını çoktan söndürmüş!…
Fakat!… Güneş ufuktan hemen doğar
Yürüyelim, arkadaşlar!…
Kafile, yaya yola düştüler!…
Kara Fatmalar, Şerife Bacılar, Makbuleler…
Yürek yürek bir oldular
Düşmana karşı diri oldular.
Sakarya’da, Urfa’da buluşup
Trakya-Paşaeli, Müdafaai Hukuk
Cemiyet’lerini kurdular!…
Esnafım, köylüm, şehirlim
Havza’ya doğru çıktı yola!…
‘Ya istiklâl ya ölüm’ inancıyla
Pontus’la, Mavri Mira’yla
İngiliz Muhipleri’yle
Ve daha bir çoğuyla vuruştular…
Büyük Taarruzla başlayan mücadelem
Erdirne’den, Kars’a uzandı
Halkım kendi yurdunda
Muhacir kalmaktan kurtuldu.
İzmir’in dağlarında çiçekler açtı
Ak güvercinler barışa uçtu,
Özgürlük rüzgarıyla sevinen milletim
Cumhuriyetine kavuştu.
Neslihan Minel